Şüphesiz ki gördüğüm argümanların en tuhafı ve gördüğümde "Ha?" dediğim, Aziz Anselm tarafından 11. yüzyılda ortaya atılmış argüman. Bir ateist bunu görünce bir hata olduğunu anlayabilir ancak nerede? Felsefe ile ilgilenmeyen kişilere çok karmaşık ve zor gibi gözükür.
1- Tanım itibariyle, Tanrı gerçek ya da hayali şeylerin en mükemmelidir. 2- Ben gerçekten de muhteşem bir tanrı hayal edebilirim. 3- Gerçekte var olan bir şey, hayali olan bir şeyden daha üstündür. 4- Eğer benim hayal ettiğim muhteşem tanrı sadece hayal ürünü ise, sadece var olarak bile hayalimden daha üstün bir tanrı olması mümkün olurdu. 5- Ancak 1. maddedeki tanım sebebiyle 4. madde mümkün değildir. 6- Bu yüzden Tanrı hayali değil gerçektir. ---------------------------------------------------------------------------------------------------------- Mükemmel Ada
Bu argümana ilk eleştiri, Anselm ile aynı çağda yaşayan Gaunilo tarafından gelmiştir. Gaunilo, hayal edebileceğiniz en mükemmel ”ada”yı hayal edin demişti okurlarına. Aynı ontolojik argüman gibi, Gaunilo’da daha mükemmeli düşünülemeyecek bir ada hayal ettiğinizde o hem zihinde hem de gerçekte var olmak zorundadır aksi halde ada gerçekten daha mükemmeli düşünülemeyecek olan olmazdır demiştir fakat adanın gerçekten var olmadığını biliyoruz. Bu şekilde bakıldığında ontolojik argümanın absürdlüğü açık şekilde gözüküyor. Aslında sadece ada değil aşağıdaki önermelerde ” x ” yerine ne koyarsanız koyun ontolojik argümana göre onların ” gerçekte de ” olması gerekiyor. Ötesi düşünülemeyecek mükemmellikte bir x, fikrine sahibiz. ---------------------------------------------------------------------------------------------------------- Var Olmak
Ontolojik argümanın esas sorunu ise tanımlarla yanlış şekilde oynayıp, yanlış kıyaslamalar yapmasıdır. ” Var olmak ” tan kastederken keyfi biçimde bir tanım yapılıyor ve yanlış şekilde ” var olmayan ” ile kıyaslama yapıyor. ” Var olan, var olmayandan üstündür ” derken bir mantık hatası yapılıyor çünkü bu şekilde bir karşılaştırma zaten anlamsızdır. Nedeni ise ” var olmayan ” zaten yoktur. Olmayan bir şey ile var olan bir şeyi karşılaştıramazsınız. Karşılaştırmaya çalışsanız bile ” var olmayı ” ek bir özellik katıyormuş gibi göstermeniz hatalıdır. Örneğin kafanızda bir araba hayal edin. Son model, tam istediğiniz renklerde, hiç kullanılmamış sıfır bir araba. Şimdi de gidip o arabayı aldığınızı düşünün. Arabayı aldığınızda, bu kafanızdaki kavrama yeni bir şey kattı mı? Hayır. Ufak tefek farklılıklar dışında aldığınız araba ve kafanızdaki araba aynı şey. Bu yüzden arabanın var olması, kavramsal arabaya hiç bir ekstra özellik katmıyor. Ontolojik argüman’daki “var olan tanrı ve hayali olan tanrı” ayrımı da bu sebeple anlamsız bir hale geliyor.