---------------------------------------------------------------------------------------------------------- Kitab-ı Mukaddes
Kitab-ı Mukaddes, hristiyanlarca kutsal sayılan ve 2 bölümden (Eski Ahit ve Yeni Ahit) oluşan bir kitaptır. Museviler Bu kitabın sadece Eski Ahit kısmının kutsal olduğuna inanır ve bu kısmın adının Tanah olduğu söylerler. Dünya’da en fazla satan kitaptır. Eski Ahit Musa zamanında yaşanmış olayları ve Yeni ahit de İsa’nın yaşamını ve Aziz Pavlus’un mektuplarını içerir. ---------------------------------------------------------------------------------------------------------- Kutsal Karakterler Musa: Eski Ahit’in Çıkış,Levililer,Sayılar ve Tesniye bölümlerinde yaşamı anlatılan ve Musevilik, Hristiyanlık ve İslam dinlerinde kutsal kabul edilen kişidir. Rivayete göre; Mısır halkını Kızıldenizi asasıyla yararak esaretten kurtarmıştır. Levi kabilesinin Yakup soyundan gelir. Tevrat'a göre Firavun gördüğü bir rüya üzerine İsrailoğullarından doğan bütün erkek çocukların öldürülmesini emretti. Bunun üzerine bütün çocuklar öldürülüp Nil Nehri’ne atıldı. Ancak erkeklerin azalması bazı işlerin aksamasına sebep oldu ve bunun üzerine Firavun çocukların bir sene öldürülüp bir sene öldürülmemesini emretti. Musa, çocukların öldürüldüğü sene Dünya’ya geldi ve musevi kaynaklarına göre annesi Musa'yı zift ile birbirine yapıştırılmış otlardan oluşan bir muhafaza içerisinde Nil Nehrine bırakır. Firavun'un kızı Thermuthis Musa'yı bulur ve saray’a alır. Ancak çocuğun İbranî olduğu kısa sürede anlaşılır. Musa'nın ablası onu emzirecek bir İbranî aile bildiğini söyler ve onu gerçek annesine geri götürür. Firavun bir İbranî olduğu gerekçesiyle çocuğu istemez, ancak daha sonra kabullenir. Rab, Musa'ya İsrailoğulları'nı firavunun köleliğinden kurtarma görevi verir. Ona bir asa verir ve Musa bu asa ile lüzumunda içinden yılan/ejderha çıkarma, Kızıl deniz’i ikiye yarma, hastaları iyileştirme ve nehrin suyunu kan rengine çevirme gibi çeşitli mucizevî işler yapar. İsa: Hristiyanlığa göre Tanrı’nın oğludur. Rivayete göre Beytüllahim’de M.Ö. 4’te Bakire Meryem’den Dünya’ya gelmiştir. Hastaları iyileştirme, su üstünde yürüme ve ölüleri diriltme gibi mucizeler göstermiştir. 12 havarisi ile birlikte Filistin’in her yerini dolaşmıştır. Hristiyanlığa göre İsa, çarmıhta acı çekerek ölmüştür. Museviler İsa’yı sahte peygamber olarak görürler ve kabul etmezler. İsa’nın yaşamından bahseden kısımlar Yeni Ahitin ; Matta,Markos,Luka ve Yuhanna bölümleridir. Aziz Pavlus: Yeni Anlaşma’da 13 mektuptan oluşan bir kısmın yazarı ve hristiyanlık tarihindeki çok önemli bir kişidir. Tarsus’ta doğmuştur. Pavlus’un yaşadığı zamanda bu kent Roma’nın Suriye Kilikyası başkentiydi. Roma’nın vergilerinden muaf olan, zengin, ayrıcalıklı ve okullarıyla ün salmış bir kentti. Pavlus’un mesleği çadırcılıktı. Memleketinin ürünü olan kilikyum çadır yapmak için kullanılırdı. Luka’nın anlattıkları Pavlus’un iki yıl boyunca Roma’da ev hapsinde olduğunun söylemesiyle bitiyor. Birçok kişiye göre Pavlus’un hayatı bu noktada biter.
Hristiyanlık 3 ana mezhebe ayrılır. Katoliklik: Dünya’da 1,2 milyar takipçisi bulunan Katoliklik, Kutsal Ruh’un kaynağı, İsa’nın tanrısal yönü, geleneklere verdiği önem, dini törenler ve Havari Petrus'un halefi kabul ettiği Roma Başpiskoposu'na (Papa) verdiği ayrıcalıklarla diğer Hristiyan mezheplerinden ayrılır. Papa'nın yanılamayacağı 1870'de alınan bir kararla resmileşmiştir. Bu mezhebin Merkezi Roma Katolik Kilisesi’dir. Ortodoksluk: Dünyada 225-300 milyon takipçisi bulunan ortodoksluk Dünya’nın en eski hristiyanlık mezhebidir. Bu mezhebin merkezi Rum Ortodoks Patrikhanesi’dir. Katolik Kilisesi ile Kutsal Ruh'un kaynağı ile ilgili bir tartışma sonucu görüş ayrılığına düşmüşlerdir. Ortodoksluğa göre Kutsal Ruh, Baba'dan çıkmışken. Katolikler'e göre Baba ile Oğul'dan çıkmıştır. Protestanlık: 16. yüzyılda Martin Luther ve Jean Calvin’in öncülüğünde Katolik Kilisesine ve Papa'nın otoritesine karşı girişilen Reform hareketinin sonucunda doğmuştur. Papazlara ihtiyaç duymaksızın Kitab-ı Mukaddes’i okuyabildikleri için, her vaftiz edilmiş inananın aracı bulunmadan rahiplik yetkisi olduğuna inanan Protestanlar Kitab-ı Mukaddes'i Hristiyanlık için tek kaynak saymışlardır.